5 Mayıs 2011 Perşembe

Kreş Mevzuu



 Çınar yuva (http://www.cinaryuva.blogspot.com/)  sevgili kreşimiz ,kızım oraya o kadar mutlu gitti ki ! Bu aralar hemen hemen her yerde kreşlerle ilgili bir çok konuşma yazışma oluyor,işte bu yüzden bir yazı yazmak istedim.
Bu tartışmalarda dikkatimi en çok çeken kreşlerde neredeyse "yok yok "durumu.Her  türlü eğitim ekolü ,fiziksel şartlar....
Gerek var mı sorusunu uyandırıyor bende.

Zamanında Karya'yı kreşine başlatmadan önce çok araştırdım,gezdim,yorumları değerlendirdim ,tecrübeleri dinledim ,kitaplar okudum.
Bir baktım ki aklım karışmış,ben ne yapıcam şimdi ,hangi ekole göre yetişse derken buldum kendimi.
Üstüne üstlük gezdiğim her kreşte ki bir faktör beni etkiledi,mesela yemeklerini organik malzemelerle pişiren kreşte "aa mutlaka olmalı",içinde araba yolu trafik işaretleri bulana bir yerde de   "ne iyi düşünmüşler " dedim.
Bir süre sonra baktım ki hiçbiri bana muazzam bir ekol, mutlaka olması gereken bir özellik olarak gelmediği gibi ,son derece sıradan ve aldatıcı görünmeye başladılar.
Ben Karya için ne istiyordum ,kendim için ne istiyordum ???
Aslında esas bulmam gereken yanıtlar bendeydi.
Kendime bir liste yaptım.Bu listeye göre elediğimde ,işte aradığım okulu bulmuştum :Çınar Yuva

Kızım başladı,tam 3.5 sene gitti ,çok sevdi çok sevildi,çok güzel değerler kazandı,akademik olarak çok şey öğrendi ,oya gibi işlediler kızımı.

Şimdi özel bir ilkokulda çalışıyorum,bütün gün ilkokul 1 ve 5-6 yaş grubu çocukları arasındayım ve görüyorum ki arkadaşlar kreş gerçekten çok önemli!!

İyi bir kreşin çocuğa kattıkları ,vasat bir kreşin çocuğu ne kadar etkilediği o kadar belli oluyor ki!!
İyi düşünün derim.

Gelelim bizim kreş sorunumuza....
Yukarıda yazdıklarıma istinaden hep dedim ki, bir çocuğum daha olursa onuda kesin çınar yuvaya ve 18 aylık vericem diye.
Vee bir çocuğum daha oldu,üstelik de şu anda 18 aylık ,Ömerim.
O kadar niyetliydim ki mayıs ayında yarım gün başlatırım ,ne güzel diye,fakat malesef şartlar uymuyor.
Çünki Ömer için servis ayarlamam gerek ,hadi Karya'nın 1 sene kreşe beraber gittiği Serdar beyin servisini ayarlayabilsem ,çok küçük geliyor 18 aylık çocuğun her gün servisle kreşe 10 km gidip 10 km gelmesi.
Evde otursun biraz daha diyorum ,nasıl olsa önümüz yaz Hüsniye teyzesiyle parka çıkar gelir.
Bizim kreş denemeleri de eylül ayına kalır artık.

25 Nisan 2011 Pazartesi

Derin Sorular

Karya bu aralar yaratılışa takmış vaziyette.Allah,cennet,cehennem,ilk insanlar....

Aslında herşey ilk insanlar nasıl yaşardı,ne yerdi,evleri nasıldı,soğukta ne giyerlerdi,dinazorlar o zaman varmıydı,varsa onlarla nasıl savaşırlardı ...gibi sorularla başladı.

Anlattıkça merak etti,daha çok kurcaladı ve nasıl yaratıldık ,biz insanlar nereden geldik konusuna geldi.Son derece hazırlıksız yakalandım bu sorulara.

Bende Karya'ya anlayabileceği düzeyde basit ve kısa olarak kendimce açıklamaya çalıştım"bizi yaratan bir güç var bizler ona Allah diyoruz,herhangi bir şekli ,sesi  ,evi ,cinsiyeti olup olmadığını bilmiyorum,ama bizleri ve gördüğün herşeyi(çiçekleri denizleri,ağaçları,dağları...) Allah yarattı"diye.

Muhtemelen arkadaşlarından duyduğu,bizler çamurdan yaratıldık sözleri üzerine ,kendisi"bence yanlış anne,yani nasıl çamurdan olabiliriz ki,bence insanlar evlene evlene çoğaldı"diye yorum yaptı.

Farkettim ki biraz geç kalmışım bunları açıklamakta ,daha sonrasında ufak bir araştırma yaptım ama kayda değer çok bir şey,en azından bana hitap eden bir açıklama bulamadım,gene benim aktardıklarım en mantıklısı geldi.

Geçen gün hayaletlerin olup olmadığını soruyordu,bende kendi kendime süper ve inandırıcı bir cevap olacak bu diye düşünüp "bence yok Karya'cım ,düşünsene sen 6 yaşındasın ve hayalet olsaydı eminim bu koskoca 6 sene içinde  en az bir kez görürdün dimi??" dediğimde "eee Allah da var ama göremiyoruz diyorsun,o zaman hayalet neden olmasın" dedi.Gerçekten sustum kaldım.

Keşke dinimiz inançlarımızla ilgili ,sömürü yapmadan yararlanabileceğimiz bir kaynak olsa!!!

Zaman bizim çocukluğumuzda ki gibi değil,biz hepimiz Allah'a çok anlamasak da inanırdık,etrafımızda din sömürüsü yapan "inanan müminler"diye konuşan 7 yaşında arkadaşlarımız yoktu.(en azından benim yoktu)Dini olabildiği en saf haliyle kabullenmiştik,çok sorgulamazdık .

Geriye dönüp baktığımda bunun daha doğru olduğunu düşünüyorum,çünki aslında özgürdük.
Benim üniversitede din değiştiren değiştiren arkadaşım da oldu,kapanan da ...

Şimdiyse Karya için endişeleniyorum,etrafa bakınca dua okuyan bebekler,suda yaşayan hayvanları anlatmak üzere yazılmış ama her cümlesinde Allah'ın adının geçtiği kitaplar (ben de yanlışlıkla bilmeden almıştım )....

Gene herşey anne-babalara düşüyor ,doğru yansız abartmadan bilgi verebilmeliyiz ve tecrübe ettiğim kadarıyla en iyi kaynak içgüdülerimiz!

Ürün Değerlendirme

Malesef eşim de ben de balık sevmiyoruz.Hatta ben, değil balığın pişmişini canlısını bile görmeye dayanamıyorum.
Hal böyle olunca evde balık pişirmek ,hadi diyelim ki pişirdim ayıklamak bir eziyet.
Bu zamana kadar ton balığıyla,fırında poşet filetoyla idare etmeye çalıştık ama hiç içime sinmiyordu.Çocuklara balık yedirememenin vicdan azabını yaşarken İglo çıktı karşımıza.Süper n!çok kolay at kaynar suya 14 dk sonra hazır ,bide kılıçsız.Ömer de Karya da çok sevdi.Bizde kurtulduk  bu vicdan azabından!!

2 Şubat 2011 Çarşamba

Tatlı Miniğim Karyam

Ne kadar büyüse de minicik pamuk kızım benim .
Kendi karalarını veren ,güvenen ,sevgi dolu ,güleryüzlü şevkatli kızım 6 yaşında.
Tam istediği gibi bir doğumgünüyle girdi yeni yaşına:bowling oynayarak.
Karya'ya her baktığımda anne baba olarak ne kadar şanslı olduğumuzu düşünüyorum.
Annesine hep canım annecim diyen,babasına tek kelimeyle aşık,kardeşine kıyamayan,melek bir çocuk kızım.
İyi ki bizimsin!
Hep mutlu ol yavrum ,hep bizimle ol!
Seni çok seviyorum pamuk kızım!

Bizim Oğlan Nasıl Durulur??

Ah bu oğlanlar,nasıl bir enerji inanamıyorum.Yani hepsi mi öyle ,2  oğlu olan annelerin önünde saygıyla eğiliyorum.Çok yaramaz bizim oğlan ,aklı fikri haylazlıkta,annem bana kitap okuyor  şöyle 2-3 dakika oturayım ,hiç değilse şu annem mutlu olsun ,yok!
Daha 1 yaşında ama koltuk sehpa üstü tırmanmadığı yer kalmadı ,bu arada en büyük zevki oralardan aşağı atlamak,nasıl eğleniyor ondan mutlusu yok o esnada.
Belki 100 kere hayır denen şeyi büyük bir keyif içinde yeniden yapıyor.Lafı işitince de koşa koşa gülerek kahkalar atarak uzaklaşıyor.
Oğlan çocuğu annelerine soruyorum nasıldı diye ,çoğu çok hareketliydi diyor.Fakat Ömer'i tecrübe edenler yok bu kadar da değildi bizimkisi diyor.
Bir de tatlı ki sıpa ..
Canım kızım ne rahatmışız meğer seni büyütürken ,hayır deyince anlardı ıstrar etmezdi,Karya da yerinde hiç duramazdı,halen de öyle ,ama yaramaz değildi yavrum.
Bütün oğlan annelerine kolay gelsin,hele 2-3 oğlu olanlar,aziz anne onlar!!

1 Şubat 2011 Salı

Vaktim Olunca Yapılacaklar

İşallah şöyle telaşsız ,koşturmasız vakte sahip olduğumda yapılacaklar:
  • Oğlanın ve Karya'nın küçülenlerini ve oynamadıkları oyuncakları ayırmak
  • Evdeki tüm çekmeceleri şöyle bir elden geçirmek
  • Ömer'i ve Karya'yı zamansızlığımdan görüştüremediğim çetesiyle buluşturmak
  • Karya ile sinemaya ,tiyatroya opera bale ,ne varsa işte onlara gitmek
  • Evde asılmayı bekleyen saat ,tablolar vs astırmak
  • Çerçevelenecekleri tespit edip çerçeveletmek ve üstteki maddeye eklemek
  • Evde uzun güzel bir film seyretmek
  • Denenmeyi bekleyen tarifleri yapmak,ne olacak bu kilolar demeden afiyele yemek
  • Anneme vakit ayırmak
  • Kocamla şöyle evde çıt çıkmadan saat 11'e ladar uyumak
  • İçim giderek aldığım ama aylardır sadece kapaklarını syrettiğim kitaplarımı okumak
  • Arkadaşlarımla uzun güzel kahve keyifleri
  • Yemek saatimi uyku mu geldi demeden eşim ve çocuklarımla kesintisiz eğlenebilmek
  • Kütüphaneyi düzenlemek
  • Ömer ve Karya'nın ortak çalışması olan yeniyıl ağacını tamamlayabilmek
  • Çocukların resimlerini ayıklayıp yaptırılacakları seçmek
  • Çarşı pazar gezip eve aradığımız aynayı ve bir kaç şeyi bulmak
  • Karlarda yuvarlamak
  • Çocuklarla sepetimizi alıp sokaktan malzeme toplamak(kozalak,sopa) eve gelince onları değerlendirmek
  • Ömer ve Karya ile daha çok ilgilenebilmek
  • Bir not defteri edinmek ve hep yanımda taşımak
  • İnternette gezinmek bol bol blog okumak
  • Güzel bir masaj,spor..
aslında bu biraz da dilek listesi gibi oldu ama ...

23 Aralık 2010 Perşembe

Artık Diş Fırçalarımız Müzikli ve Işıklı!

Utanarak yazıyorum ,3 gün öncesine kadar  Ömer'in de artık dişlerinin fırçalanması gerektiğini unutmuştum.
Karya 8 aylık olduğunda başlamıştık halbuki.Ömer'in şu an ağzında 10 dişi var ve yenisi de gelmek üzere ,buna rağmen zavallımın ağzına daha fırça değmedi.Daha da farketmeyebilirdim unnado'daki firefly diş fırçalarını görmeseydim.Hemen birer tane sipariş ettim,hatta hızımı alamayıp violight diş fırçası dezenfektanı bile aldım.Her şeyi ağzına sokmaya meraklı Ömer ve istikrarla diş bakımını yapan Karya için süpper olucak!!